CCTV anlamı, CCTV nasıl çalışır? Okumaya devam edin.
CCTV terimini güvenlik sistemleri ile ilgileniyorsanız, mutlaka duymuşsunuzdur. Aslında, bu yaygın bir terimdir ve günlük hayatta bir çok yerde ‘’ CCTV İzlenmektedir” uyarısı görebilirsiniz. Bankalardan, dolmuşlara kadar her yerde CCTV uyarı işaretleri var. Peki, tam olarak CCTV ne anlama geliyor ve nasıl çalışıyor?
CCTV anlamı
CCTV Closed Circuit Television kelimelerinden oluşur ve ''kapalı devre televizyon'' anlamına gelir. CCTV temel olarak, video görüntülerinin bir monitöre veya kayıt cihazına, özel bir dizi kablo (devre) ile tek bir kanal üzerinden gönderildiği kapalı devre sisteme atıfta bulunur. Kapalı devre, herkese açık olmayan bir sistemdir. Sistemde kullanılan herhangi bir kamera, monitör veya kayıt cihazı, başka bir dış bağlantı veya gözlemci olmadan, tek bir kablolu veya kablosuz bağlantı üzerinden özel olarak iletişim kurar.
Hemen hemen tüm video kameralar sadece kayıt amaçlı kullanıldığında kapalı devre olarak çalışabilir. CCTV terimi geleneksel olarak analog sistemlerle özdeşleştirilse de günümüzde tüm güvenlik kamerası sistemleri için ortak bir kavram haline gelmiştir.
Analog sistemler, CCTV’in daha geleneksel şeklidir ve kamera, monitör ve kayıt cihazı arasında bağlantı oluşturmak için koaksiyel kablolar kullanırlar. Analog sistemler koaksiyel bağlantıları sayesinde genellikle güvenilir olmasına rağmen, genellikle dijital muadillerinden daha düşük çözünürlüklerde çekim yaparlar ve düşük ışıkta ve aynı performanstan yoksundurlar. Bununla birlikte son yıllarda görüntü çözünürlüğünde önemli iyileştirmeler sunan HD coax gibi uygulamalar da mevcuttur.
IP tabanlı sistemler, adından da anlaşılacağı gibi, dijital IP ve yerel alan ağlarını kullanır. Bunlar teknik olarak CCTV veya “Kapalı Devre” sistemleri olmasa da, aynı amaçlara hizmet eder. Çoğu işletme ve üretici dijital sisteme geçmeye devam ettikçe, IP tabanlı sistemler hızla daha baskın bir CCTV modeli haline geliyor.
IP güvenlik kameraları çok daha yüksek çözünürlüklü kayıt (çoğu durumda 4k'ya kadar) yapar ve böylece daha iyi ve daha net görüntüler sağlar. Ayrıca analog tabanlı sistemlere kıyasla, video doğrulama, video analizi ve düşük ışıklı ortamlarda kayıt performans için gelişmiş işleme gibi birçok özellik ile uyumludurlar. IP CCTV sistemleri neredeyse sonsuz olarak ölçeklenebilirler, böylece analog kameraların geleneksel olarak izin verdiğinden çok daha fazla esneklik ve daha güçlü sistemler sağlarlar. Analog sistemlere bağlanabilecek cihaz sayısı sınırlıdır. Ancak IP CCTV ile ağ alt yapısı kaldırdığı sürece sisteme istenen sayıda kamera kolayca eklenebilir.
IP kameralar bir şirketin mevcut ağında çalıştırabilir veya veri ve bant genişliği hızları endişe yaratıyorsa ayrı bir ağda kurulabilir. Bir bağlantı kurmak için koaksiyel kablolar kullanan analog kameraların aksine, IP CCTV sistemleri genellikle Cat5E kablolarını kullanır.
CCTV Closed Circuit Television kelimelerinden oluşur ve ''kapalı devre televizyon'' anlamına gelir. CCTV temel olarak, video görüntülerinin bir monitöre veya kayıt cihazına, özel bir dizi kablo (devre) ile tek bir kanal üzerinden gönderildiği kapalı devre sisteme atıfta bulunur. Kapalı devre, herkese açık olmayan bir sistemdir. Sistemde kullanılan herhangi bir kamera, monitör veya kayıt cihazı, başka bir dış bağlantı veya gözlemci olmadan, tek bir kablolu veya kablosuz bağlantı üzerinden özel olarak iletişim kurar.
Hemen hemen tüm video kameralar sadece kayıt amaçlı kullanıldığında kapalı devre olarak çalışabilir. CCTV terimi geleneksel olarak analog sistemlerle özdeşleştirilse de günümüzde tüm güvenlik kamerası sistemleri için ortak bir kavram haline gelmiştir.
CCTV nasıl çalışır?
Birkaç farklı CCTV sistemi vardır, ancak analog ve IP tabanlı sistemler olarak iki farklı ayrım yapılabilir.Analog sistemler, CCTV’in daha geleneksel şeklidir ve kamera, monitör ve kayıt cihazı arasında bağlantı oluşturmak için koaksiyel kablolar kullanırlar. Analog sistemler koaksiyel bağlantıları sayesinde genellikle güvenilir olmasına rağmen, genellikle dijital muadillerinden daha düşük çözünürlüklerde çekim yaparlar ve düşük ışıkta ve aynı performanstan yoksundurlar. Bununla birlikte son yıllarda görüntü çözünürlüğünde önemli iyileştirmeler sunan HD coax gibi uygulamalar da mevcuttur.
IP tabanlı sistemler, adından da anlaşılacağı gibi, dijital IP ve yerel alan ağlarını kullanır. Bunlar teknik olarak CCTV veya “Kapalı Devre” sistemleri olmasa da, aynı amaçlara hizmet eder. Çoğu işletme ve üretici dijital sisteme geçmeye devam ettikçe, IP tabanlı sistemler hızla daha baskın bir CCTV modeli haline geliyor.
IP güvenlik kameraları çok daha yüksek çözünürlüklü kayıt (çoğu durumda 4k'ya kadar) yapar ve böylece daha iyi ve daha net görüntüler sağlar. Ayrıca analog tabanlı sistemlere kıyasla, video doğrulama, video analizi ve düşük ışıklı ortamlarda kayıt performans için gelişmiş işleme gibi birçok özellik ile uyumludurlar. IP CCTV sistemleri neredeyse sonsuz olarak ölçeklenebilirler, böylece analog kameraların geleneksel olarak izin verdiğinden çok daha fazla esneklik ve daha güçlü sistemler sağlarlar. Analog sistemlere bağlanabilecek cihaz sayısı sınırlıdır. Ancak IP CCTV ile ağ alt yapısı kaldırdığı sürece sisteme istenen sayıda kamera kolayca eklenebilir.
IP kameralar bir şirketin mevcut ağında çalıştırabilir veya veri ve bant genişliği hızları endişe yaratıyorsa ayrı bir ağda kurulabilir. Bir bağlantı kurmak için koaksiyel kablolar kullanan analog kameraların aksine, IP CCTV sistemleri genellikle Cat5E kablolarını kullanır.